kazaya kalan namaz

Kaza Namazları



Namaz, Efendimiz s.a.v.’in ifadesiyle “dinin direği” ve “kişinin kapısının önünde akan suyu bol ve tatlı bir nehir”… Müslüman hayatını ayakta tutan ve onu dünya hayatının kirlerinden arındıran büyük bir ibadet. İhmali de büyük kayıp. Bu nedenle müslümanın ilk görevi, vakit namazlarına özen göstermek ve varsa kazaya kalmış namazlarını da kılıp binasını sağlam tutmak.

Sahabe-i Kiram’dan Ebu Katade r.a. anlattı:

Rasulullah s.a.v. ile bir seferdeydik, gece epey ilerlemişti. Herkes çok yorgundu, ama yürümeye de devam ediyorduk…

Namazların Kazası



Her mükellef müslümanın, günde beş vakit namazı vakti içinde kılması kesin farzdır ve ilahi emirlerin başında gelir. Farz namazını kılmadan vaktini geçirmek büyük günahlardandır. Kaza edildiği zaman bu namaz borcu ödenmiş olur, fakat geciktirme günahından dolayı ayrıca tevbe de gerekir. Özürlü veya özürsüz olarak zamanında eda edilmeyen beş vakit namazın farzlarını kaza etmek farz, vitir namazının kazası da vacibdir.

“Eda” namazın vaktinde kılınması, “kaza” da vakti çıktıktan sonra kılınmasıdır.